Necip Fazıl’ın büyük vatan dostu olarak ilan ettiği Vahdettin daha sonra Bülent Ecevit’te; Vahdettin Vatan haini değildir demişti.
Vahdettin Kimdir?
Abdülmecit efendi ve Gilustu hanımda dünyaya gelen Vahdettin bu çiftin 30 çocuğunun 23’üncüsüdür. Abdülmecid öldüğünde Vahdettin 4 yaşındaydı. Yaşadığı Vahdettin sarayda birçok şey görmüş onlarla büyümüş biridir. Amcası Abdülaziz ve ağabeyleri 5. Murat, 2. Abdülhamit’in tahttan indirilmesi, Abdülaziz’in öldürülmesi Vahdettin’de derin izler bırakmıştır.
Osmanlı tahtının veliahtlarından Yusuf İzzetin Efendi’nin intihar etmesi üzerine 1916 yılında Almanya, Avusturya seyahatler yapmış bu seyahatlerinde ona Mustafa Kemal’de eşlik etmişti.
Vahdettin birden fazla evlilik yapan padişahlardan. İlk eşi Nazikeda Başkadıefendi’den Ulviye ve Sabiha Sultan adlarında iki kızı oluyor.
İkinci eş; Müveddet Kadı Efendi’den Şehzade Ertuğrul Efendi dünyaya geliyor.
Vahdettin ilginç bir kişilik…
İttihatçılara düşman bir mutlakiyetçi. Hürriyet ve itilaf partisine yakın, Alman düşmanı ve koyu bir İngiliz hayranı
Vahdettin çocukluğundan itibaren hastalıklarla boğuşan beden ve ruhen de sağlıklı sayılamayacak bir insandı. Romatizmalarından ötürü de yürüme zorluğu çekiyordu. Sarayda gördükleri, yaşadıkları onu sinirli ve fazlasıyla kuşkucu yapmıştır. Amcası Abdülaziz’in tahttan indirilmesi ve ağabeyleri 5. Murat ve 2. Abdülhamit’in tahttan indirilmeleri, Abdülaziz’in öldürülmesi Vahdettin’de öldürülmekten korkmakta ve sürekli yanında silah taşıyordu. Gençliğinde Abdülhamit’e sürekli jurnal yaptığından sarayda jurnalci olarak biliniyordu. Vahdettin hakkında casusluk iddiaları da vardı.
Madrid’deki İngiliz elçisi Lord A Harding, İngiltere Dışişleri Bakanı’na gönderdiği 9 Temmuz 1918 tarihli yazıda Vahdettin’in, “Sultan II. Abdülhamit’in faal bir casusu olduğunu” Rapor etmişti.
Çocukluğunda yaşadığı sıkıntılar Vahdettin’i eğitimden mahrum bırakmıştır. Vahdettin hile, hurda entrika gibi şeylere, Para pul işlerine de düşkündü. Osmanlı Padişahı ve Halife olduğundan dindar ve muhafazakardı. Vahdettin Dindar ancak bağnaz değildi. Batı kültürüne son derece yakındı. Osmanlı Padişahlarında gelenek olan sakalı bırakmamıştı.
Osmanlı saraylarında, Padişahın ve Halifelerin elinden içki kadehi hiçbir zaman eksik olmamıştır. Özellikle davetlerde şarap kadehini elinde taşımaktan çekinmeyen Vahdettin konyağı çok severdi. Sürgünde san Remo’da ikamet ettiği köşkün misafir ağırlama bölümünün duvarında büyük bir çıplak kadın tablosu asılı durur bu resmin önünde misafirlerini ağırlardı. Aile hayatı son derece güçlü, modern biridir
Vahdettin’in eşlerinin, kızlarının ve kız torunlarının başı açıktır. Vahdettin ailesine mensup kadın hanedan üyelerinin yurtdışında çekilmiş fotoğraflarına bakılacak olursa başların açık olması bir yana, padişahın eşlerinin, kızlarının ve kız torunlarının son derece modern, hatta dekolte batılı kıyafetler giydikleri görülecektir. Örneğin, Vahdettin’in torunu Neslişah Sultan, Hümeyra Sultan, Hanzade Sultan ve Hibetullah Necla; kızları Ulviye Sultan ve Sabiha Sultan ile ikinci eşi Müveddet Kadın Efendi başları açık, modem giysiler içinde adeta batılı kadınlardan ayrılamayacak şıklıkta Avrupa’da arzı endam etmişlerdir.
Kadınlara düşkün bir padişah
İlk eşine kimseyle evlenmeyeceği sözünü veren Vahdettin 7 yıl sonra başka bir kadınla evlenmemiş ancak eşinden gizlice başka kadınlarla birlikte olmuştur.
Beste yapma yeteğeni olan,içki içen şampanya kadehini elinde gezdiren misafir odasında çıplak kadın resmi bulunduran sakal bırakmayan, başka kadınlarla gizlice görüşen, eşleri ve çocuklarının başları açık olan ilginç bir padişah ve Halifedir Vahdettin.
Devam edecek……
Hasan Balcı
